MİT ve jandarmaya fişleme yetkisi
MİT ve jandarmaya fişleme yetkisi
Bugüne kadar defalarca değiştirilen Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı, sonunda Bakanlar Kurulunda imzaya açıldı. Yasayla polis, MİT ve jandarmanın kişisel veri toplamasına yasal güvence geliyor.
Bahar Atakan - Ankara
Hükümetin 2008den bu yana dört kez değiştirdiği, Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı, Bakanlar Kurulunda imzaya açıldı. Tasarı, geçen yıl TBMMye sunulduğu haliyle yasalaşır ve revize edilmezse; polis, Jandarma ve MİT; telefon numaraları, parmak izi, genetik kod, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları ile aile bilgileri gibi vatandaşların, kişisel verilerine istisna talep etmeksizin ulaşabilecek. Bu kurumlar, kanun hükümlerine tabi olmaksızın, istihbari faaliyet çerçevesinde, kişisel verileri işleyebilecek.
Vatandaşlar, kendileri hakkında toplanan verilerin silinmesini talep edemeyecek. Avrupa Polis Teşkilatı (EUROPOL) ile bilgi belge değişimi için operasyonel işbirliği gündeme gelecek. ABnin ceza hukuku alanında yargısal işbirliğini sağlayan kurumu EUROJUST ile de sınır aşan organize suçlar için operasyonel işbirliği yapılabilecek. Böylece, yargı alanında suçluların iadesi, bilgi ve belge paylaşımı konularında sıkıntı yaşanmaması hedeflenecek.
Kişinin rızası alınacak
Tasarı, geçen yıl TBMMye sunulduğu şekliyle yasalaşırsa uygulamaya geçecek bazı düzenlemeler şöyle:
Kişisel Verileri Koruma Kurulu oluşturulacak. Kurul, Adalet Bakanlığına bağlı olacak. Kurul üyeleri, Bakanlar Kurulu tarafından seçilecek. Kişisel verileri kanuna aykırı şekilde depolayan ve üçüncü kişilere servis yapanlara 3 yıla kadar hapis cezası verilecek. Kişisel verileri silmesi gerekip silmeyenlere 2 yıla kadar hapis cezası verilecek.
Kimlik bilgileri, telefon numaraları, motorlu taşıt plakası, parmak izi, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları, e-posta adresi, etkileşimde bulundukları kişiler, grup üyelikleri, aile bilgileri, sağlık durumları kişisel veri kapsamında kaydedilebilecek. Veriler, kişinin rızası alınarak işlenebilecek.
Herkes, veri sorumlusuna başvurarak kendisiyle ilgili kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenmek, işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etmek, yurtiçinde ve veya yurtdışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilmek, verilerin silinmesini veya yok edilmesini istemek gibi haklara sahip olacak.
Veri sorumlusu, kişilerin taleplerini en geç 30 günde yerine getirecek ya da gerekçesini açıklayarak reddedebilecek. Başvurusu reddedilen kişi, Kurula şikayette bulunabilecek. Şikayetten itibaren 4 ay içinde yanıt verilmediği takdirde talep reddedilmiş sayılacak. Siyasi parti, vakıf, dernek ve sendikalarla ilgili veriler ise ilgili kişinin açık rızası ile Kişisel Verilerin Korunması Kurulunun izniyle yurtdışına aktarılabilecek.
MİTe her türlü yetki
MİT, jandarma ve emniyete her türlü kişisel veriyi toplama ve işleme yetkisi verilecek. Bu kurumlar, adli soruşturma dışında istihbari faaliyet çerçevesinde vatandaşların, kimlik bilgileri, telefon numaraları, parmak izi, özgeçmiş, aile bilgileri, sağlık bilgileri gibi kimliğini belirleyen her türlü veriyi toplayıp işlenecek.
Özel nitelikli kişisel veriler; kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini mezhebi veya diğer inançları, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı veya cinsel hayatla ilgili veriler olarak tanımlanacak. MİT, jandarma, emniyet verileri topladıklarına ilişkin kişilere bilgi vermeyecek.
Bozdağ bilgi verdi
Bakanlar Kurulunun önceki gün yapılan toplantısında Adalet Bakanı BEKİR BOZDAĞın tasarıya ilişkin sunum yaptığı öğrenildi. Bozdağın, tasarının ABye uyum sürecinde ve AB reformları kapsamında önemine dikkati çektiği kaydedildi.